Sessizlik için için tüketince sizi
Kalbinizin inci taneleri dökülünce ayaklar altına bir bir
Kederle ciltlenmiş tozlu bir kitabın sayfalarında dolaşınca elleriniz
Yüzlerce düş kurarak uçurduğunuz uçurtmalar çakılınca tepe taklak aşağı.
Her birinde ayrı bir acıyı taşıyan gözyaşlarınız gömülünce toprağa
Gökyüzünde süzülürken büyüsüne kapıldığınız tebessüm kuşları
Vurulup düşünce bir bir yere
Ceplerinizde özenle taşıdığınız umutla bezenmiş çocuksu hayalleriniz
Yuvarlanınca gerçeğin karanlık kuyusuna.
Her yeni günle birlikte size şefkatle gülümseyen bulutlar karartınca çehrelerini.
Mutluluğun baş döndürücü rüzgarına kapılan bedeniniz
Bırakınca hiçliğin kollarına kendini
Siz de anlayacaksınız.