O daha küçücüktü
Farkına varamadı yaşayacağı güzelliklerin
Mesela hiç göremedi kız kulesinin kıskandıran yalnızlığını
Gülhane’de oturup boğazla karşılıklı çay içemedi
Heybeli’nin büyülü sessizliğinde martılarla beraber uçmadı hiç
Doya doya yorulmadı İstanbul sokaklarında
Şikayet edemedi İstanbul’un kalabalığından
Akşam koşa koşa Üsküdar’a giden son vapuru yakalayıp
Atamadı yorgunluğunu
Yıldızların denize yansıyan ışıltılı gözlerinde kaybolup
O daha küçücüktü
Dinleyemedi martıların balıklarla yaptığı essiz düeti
Eşlik edemedi onlara sesi kısılana kadar
Avuçlarını açıp tutamadı
Dalgaların ıslattığı martının kanadından düşen bir parça denizi
O daha küçücüktü
Farkına varamadı yaşayacağı güzelliklerin