Rüzgâr öyle sert esiyordu ki ölümü uyandırmıştı alelacele
Onlar ki vatan için, millet için, Allah için gidiyorlardı ecele
Çanakkale’nin üzerinden geçiyor kandan bir ırmak
Yaşamak değil, ölmekti tercihleri buydu hakikat
Cehennem bir süreliğine taşınmıştı Çanakkale’ye
Çanakkale mezar oldu, yurt oldu binbir çeşit faniye
Onlar Fatih’in, Yavuz’un, Kanuni’nin nesliydi
Onlar güllerin gülü Muhammed’in ümmetiydi.
Her kurşun, her kılıç saplanıyordu karanlık bir kalbe
Ne çelik zırh ne kalkan karşı koyabilirdi kadere, nafile
Çanakkale kâfirlerin geçemeyeceği imandan bir sur
Çanakkale ne kanlı bir bahçe, içinde ne çiçekler kurur
Onlar ki toprak oldular, su oldular Allah yolunda kurban oldular
İmanları için şehit, vatanları için kahraman, bayrakları için kan oldular
Hey Çanakkale söyle, peygamberin nurunu yakabildi mi ateş
Hey Çanakkale söyle, var mı senin gibi bir destana dünyada eş